Matematik Eğitiminde Soyut ve Somut Düşünme Becerileri
Murat Ünlü-Soner
Altınküpe
Anahtar Kelimeler: Matematik eğitimi, soyut düşünme, mantık ve somut düşünme
Matematik, şekil, sayı,
çoklukların yapılarını, özelliklerini ve aralarındaki ilişkileri inceleyen
bilim dalıdır. Günlük yaşamda problemlerin çözülmesinde kullandığımız
araçlardan biridir. Bu anlamda matematik eğitimi, matematiğin bilgi birikimini
okul matematiğine yansıtabilmek ve toplumda matematiğin öğrenilmesi ve öğretilmesiyle
ilgili yeni bilgiler üreten bilimsel çalışma alanıdır. Aslında öncelikle
matematiğin ne olduğunu bilmeye ihtiyacımız vardır. Bugün geçmişten günümüze
ulaşan matematik ve matematikçiler, bilim adına çok yararlı oldukları gibi,
günümüzden sonra da bizlere soyut ve somut düşünebilme bakış açılarını
bırakmışlardır. Soyut kavramı insanın zihninde gerçekleşen demektir. Somut bir
nesnenin, kendine özgü tüm nitelikleriyle verildiği bir tasarımdır. İnsan
hayata somut düşünme ile başlar. Soyut düşünme daha sonra gelir. Aslında
günümüzde ki bilimi soyut düşünme yapar yaratır. Bilim “soyut” düşünmenin
eseridir. İnsan soyut düşündüğü ölçüde bilimleri oluşturur, reel dünyaya
gittikçe daha iyi anlar. Türkiye‘ nin birçok sorunun çözülmemiş olması, bunlara
yenilerinin eklenmesi, soyut düşünme eksikliğinin sonucudur. Matematiği somut
bir örnekle anlatmak çok zordur. Öğrenciye ne kadar soyut gösterirsek o kadar
uygulamasını bulurlar. Yalnız en soyut düşünceler bile somuttan kaynaklanır.
Matematiğe ait kavramlar genellikle soyut olarak ele alınır. Ayrıca somut bir
odun parçasının silindir biçiminde oluşu onun soyut bir özelliğidir. Çünkü
soyut kavramların kullanılmasıyla açıklanır. Ancak, somut varlıkların matematik
dışındaki tanımlama ve kıyaslamaya bağlı özellikleri soyut birer duruma
dönüşür. Matematiğin çok soyut kavramları bile zamanla uygulama alanı
bulabiliyor. Bu da matematiğin doğayı üç aşağı beş yukarı kavrayabildiğini
gösteriyor. Demek ki matematik bir ölçüde bile olsa, doğayı anlamamızı sağlıyor.
Doğada “işte!” diye gösterebileceğimiz bir “ bir” olmayabilir. Ama doğa bize
“bir” kavramını fısıldar. Mantık ve matematik bilgisinin kavramsal, simgesel ve
kurumsal düşünceler sonucunda elde edildiği de bilinmektedir. Bu nedenle mantık
ve matematik bilgisi ile biliş (bilgi edinme ) yapısının gelişimi ve buna bağlı
olarak da soyut düşünmenin gelişimi ilişkilendirilmektedir.
Kaynakça: http://www.cihandura.com/arsiv/bilimsel-yontem-yazilari/673.html
http://www.arastirmax.com/system/files/dergiler/277/makaleler/11/arastrmx_277_pp_247-268.pdf
http://www.kuark.org/2012/05/dogada-sonsuzluk-ve-matematiksel
-kavramlar/
İfade Kullanİfade Kullan